Bademlere say beni…

Say bademleri say, acı olanı ve seni uyanık tutmuş olanı, beni ona say: Gözünü arardım, açtığında ve kimse sana bakmazken, eğirirdim o saklı dizeyi, üstündeki çiy, o düşündüğün, kayardı taçlarına çiçeğin, hiç kimsenin kalbini bulamamış bir sözün koruduğu. İlk orada girdin adına tamamen, senin olan, emin adımlarla gittin kendine, suskunluğunun çan kulesinde salındı çekiçler [...]

Yazan |2020-12-21T18:18:15+00:0021 Aralık 2020|Uncategorized|

Grup Terapi Atölyesi

Grup terapisinin en etkin psikoterapi yöntemlerinden biri olduğu ve hatta birçok durumda bireysel terapiye göre belli avantajları olduğu, sayısız bilimsel çalışmayla gösterilmiştir. Bireysel terapiden farkı, makrokozmos olarak adlandırabileceğimiz dış dünyanın gerçekçi bir simülasyonu olması ve bu anlamda katılımcıların seanslar dışında kendi hayatındaki insanlarla kurdukları ilişki biçimlerini, davranış modellerini ve olası sorunlarını grup terapisinde de [...]

Yazan |2020-05-31T15:19:40+00:0028 Mayıs 2020|Psikoloji|

Kapitalizmin eseri hasta insan…

“İyi bir ekonomiye sahip olmak için hasta insanlar mı üretmek zorundayız?” diye soruyordu Erich Fromm kapitalizm hakkında düşündüğü bir makalesinde ve ekonomik krizin ardındaki gerçek sorunu şöyle tespit ediyordu: İnsanlık krizi 20. Yüzyılın ortalarında yaptığı bu tespit çok çarpıcı ve bugün için daha da geçerli sanırım. Kapitalizmin insana bulaştırdığı hastalığa nekrofili (ölü insanlara cinsel ilgi duymak [...]

Yazan |2020-05-17T15:40:57+00:0017 Mayıs 2020|Felsefe, Psikoloji|

Tek başınalık hapishanesi…

Yalnız olmak esasen kötü bir şey değildir. Bazıları daha çok, bazıları daha az olmak üzere herkes kendini geri çekmeye, yalnız olmaya ihtiyaç duyar zaman zaman. Yağmur Ormanları’nda araştırma yapan bir biyoloğu düşünün ya da bize bu yıl çıkartacağı 6 cd’lik Mozart külliyatını hazırlayan Fazıl Say’ı, antrenman yapan dağ bisikletçisini, ‘Kafamda Bir Tuhaflık’ın son düzeltmelerini yaparken [...]

Yazan |2020-05-16T14:19:14+00:0016 Mayıs 2020|Psikoloji|

Diğergamlık çilesi

Dr. Elisabeth Kübler-Ross fedakârca başkalarına yardım etmeye hayatını adamış bir psikiyatr ve ölüm üzerine sayısız araştırma yapmış bir bilim insanı. Bütün meslek hayatını yaşamla ölüm arasındaki o ince çizgide duran insanlarla geçirmiş. İnsanların ölüm korkuları ve ‘var-olma’larının son evrelerinde ne tür deneyimler yaşadıkları hakkındaki bilgi birikimini çok sayıda yayın ve kitapla bizimle paylaşmış ve böylece [...]

Yazan |2020-05-15T18:50:44+00:0015 Mayıs 2020|Psikoloji|

Corona Günlüğü 15

Herkes güle oynaya dışarılarda. Kravatlar nasıl gevşetilmişse mesai sonrası, maskeler de burnun altına indirilmiş. Erkekler dükkanların önlerinde toplanmış sigaralarını içiyor, çocuklar etrafta koşturuyor. Ama deniz kıyısında yürümek yasak. Balıktan bulaşan Corona var sanki Türkiye'de. Boğaz kıyısında banklarda oruçtan başı kazan gibi olmuş polis memurları telefonlarına gömülmüş etraftaki insanları görmezden gelmeye çabalıyor. Yine bir dört günlük [...]

Yazan |2020-05-15T17:35:15+00:0015 Mayıs 2020|Felsefe|

Muhafazakar cinsellik

Cinsellik modern insanın en netameli konusu. Kimse itiraf etmese de, en entelektüelinden en sıradanına, herkesin hayatının odak noktasında cinsellik yer alıyor. Ama bu kadar doğal olması gereken bir insanlık hali, yaşandığı ve yaşanamadığı şekliyle bela oluyor insanın başına. Ta ergenlikten başlayıp öldüğü güne kadar. Temel ruhsal gereksinimlerimizden olan hazzı doyurmanın en kolay ve en doğal [...]

Yazan |2020-05-15T11:58:38+00:0015 Mayıs 2020|Psikoloji|

Cinselliğin antropolojisi…

Kadın bedeni üzerinde kurulmak istenen ve kurulan hakimiyet ataerkil düzenin, yani ‘varoluş’ yerine ‘sahipoluş’un geçmeye başlaması anlamına gelir. Kadının kontrol edilmesi, doğurganlığın, dolayısıyla insanlığın devamının kontrol altına alınması demekti. Öyleyse cinselliğin kendisine atfedilen anlam değiştirilmeli, özellikle kadının cinselliğini kendi istediği şekilde, özgürce yaşaması engellenmeliydi. Oysa ilkel dediğimiz atalarımız zamanındaki beden ve dolayısıyla cinsellikle olan ilişki [...]

Yazan |2020-05-14T10:41:16+00:0014 Mayıs 2020|Uncategorized|

Haz, güç ve mana…

İnsan olmak verili olanın ötesini merak etmek demektir. Olduğunun, var olanın üstüne, ötesine geçmek, transandans, insan varoluşunun temelidir. Bunu kimi dini, kimi bilimsel, kimi sanatsal veya edebi yolla yapmak ister. Peki bütün bu çaba mutlu olmak için midir? Büyük Alman filozofu Kant bu soruya “Evet” der ama insanın ayrıca “mutlu olmaya layık olmak” için çaba [...]

Yazan |2020-05-11T12:08:41+00:0011 Mayıs 2020|Felsefe, Psikoloji|

Özgürlük sandığımız gibi değil…

Önce özgürlük vardı ve mülkiyet yoktu... On binlerce yıl boyunca insan evladı acıktığında bir bitkiyi, bir otu ağzına atar ya da ölmüş bir hayvanın kemiğini kemirirdi. Arzu duyduğunda sevişir, sair zamanlarda öylece durmayı becerirdi. Dereye, ağaca, dağa bakar, yanındakine öyküler anlatırdı. Sonra bunlara mit adı verildi. Şarkılar söyler, çocuklarla şakalaşır, oyunlar oynardı. Mağara duvarlarına yaşadıklarını, [...]

Yazan |2020-05-08T11:22:56+00:008 Mayıs 2020|Psikoloji|